T24 Haber Merkezi
DİSK-Genel-İş Emek Araştırma Dairesi (EMAR) mayıs ayı “Gelir Eşitsizliği ve Yoksulluk” raporunu yayımladı; raporunda yoksullaşmanın arttığı ve derinleştiğine dikkat çekildi.
Son dönemde ekonomik krizle birlikte enflasyondaki sürekli artış, çalışanların insanca çalışma ve yaşama koşullarını olumsuz etkiliyor. Giderek yükselen enflasyon satın alma gücünü azaltarak temel ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırıyor ve ekonomik belirsizlikler derinleşiyor. Hayatın her alanında hissedilen ekonomik kriz ile oluşan gelir dağılımı eşitsizlikleri ve artan yoksulluk güncel veriler ışığında değerlendirildi.
DİSK Genel-İş Sendikası’nın hazırladığı raporda öne çıkan başlıklar şöyle:
Türkiye, “Kişi başına düşen milli gelirin” en düşük olduğu ülkelerin başında geliyor
Raporda ülkelerin kişi başına düşen milli gelir sıralamasında Türkiye’nin düşük ülkeler arasında yer aldığı saptanarak, “Krizin en belirgin sonuçlarından biri de kişi başına milli gelirin düşüklüğüdür. 2022 yılında Türkiye’de kişi başına milli gelir 10,659 dolar iken; Eurostat verilerine göre Avrupa Birliği’nde bu rakam ortalama olarak 35,505 dolardır. Türkiye bu konuda AB ülkeleri arasında neredeyse en son sıralarda yer almaktadır. TÜİK’ten bilgi edinme yolu ile elde ettiğimiz 2023 yılı verisine göre ise Türkiye’de kişi başına milli gelir 13,110 dolar olmuştur.” denildi.
Türkiye’de gelir dağılımı eşitsizliği derinleşti
“Ekonomik krizin etkisiyle Türkiye’de gelir eşitsizliği giderek derinleşti.” denilen raporda, “Bu durum, zaten dar gelirli kesimlerin daha da zor duruma düşmesine, refahın ve fırsatların daha az kişiye ulaşmasına neden oluyor. Özellikle orta gelir grubundaki bireylerin sayısı azalırken zenginlerin daha da zenginleştiği görülüyor. Gelir eşitsizliği sadece ekonomik bir sorun değil, aynı zamanda toplumsal adalet meselesidir. Eurostat verilerine göre, Türkiye’deki gelir eşitsizliği oranı AB üye ülkeleri ortalamasına göre oldukça yüksektir. Bu verilere göre, Türkiye’deki gelir eşitsizliği oranı yüzde 0,433 iken, AB üye ülkelerinde bu oran ortalama yüzde 0,366’dır. Karşılaştırma yapıldığında, Türkiye’nin gelir eşitsizliğindeki artan oranı dikkat çekmektedir. Bu durum, sadece ekonomik olarak değil, aynı
zamanda toplumsal ve siyasal açıdan da ciddi sonuçlar doğurmaktadır.” denildi.
Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip 3. Avrupa ülkesi
Raporda Türkiye’nin aldığı asgari ücrette Avrupa’da sonlarda yer alan ülke olduğu kaydedilerek, “Türkiye, en düşük asgari ücrete sahip 3. Avrupa Ülkesi haline gelmiştir. Eurostat verilerine göre, Türkiye’de Ocak 2024’te yapılan düzenleme ile asgari ücret 450 Euro’ya denk gelmesine karşın birçok Avrupa ülkesinin oldukça gerisindedir. En düşük asgari ücrete sahip beş ülke Arnavutluk, Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan ve Türkiye iken; en yüksek asgari ücrete sahip beş ülke ise Lüksemburg, İrlanda, Hollanda, Almanya ve Belçika’dır.” ifadeleri kullanıldı.
Türkiye’de her 10 kişiden 2’si yoksul; son bir yılda 190 bine yakın kişi yoksullaştı
Türkiye’de yoksulluğun arttığına dikkat çeken raporda şu tespitler yapıldı:
Türkiye’de giderek artan ve derinden hissedilen gelir dağılımındaki eşitsizlikler, yoksulluğun artmasına yol açmıştır. TÜİK verilerine göre, 2022 yılında 18 milyon 30 bin olan yoksul sayısı, 2023’te 18 milyon 219 bin kişiye yükselmiş; yoksulluk oranı yüzde 21,7’ye ulaşmıştır. Bu verilere göre, sadece son bir yıl içerisinde 190 bine yakın kişi yoksullaşmıştır. Yoksulluk, sadece maddi kriterler çerçevesinde açlık veya fakirlik sınırının altında sürdürülen yaşamı ifade etmez. Geniş anlamıyla düşünüldüğünde, yoksulluk kişi başına düşen milli gelirin azlığının yanı sıra, ortalama ömür, beslenme, nitelikli sağlık hizmetlerinden yararlanma, temiz içme suyuna erişim ve sosyal yaşamın gereklilikleri gibi eksiklikleri de içine alan çok boyutlu bir yoksunluk halidir. Her 10 kişiden 2’sinin yoksul olması, ülkemizde birçok insanın en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaması demektir. Bu durum, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve insani bir krize işaret etmektedir.
Her 10 kadından 4’ü yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altında
Raporda yoksulluktan en fazla etkilen kesimin çocuklar ve kadınlar olduğu belirtilerek, “Yoksulluk ve sosyal dışlanma riski olanlar yaş gruplarına göre incelendiğinde, çocukların yüzde 40’a yakınının risk altında olduğu görülmektedir.. Bunu sırasıyla 18-64 yaş grubu ve 65 yaş ve üstü grup takip etmektedir. Her yaş grubunda kadınların yoksulluk ve sosyal dışlanma riski, erkeklere göre daha fazladır. Özellikle 0-17 yaş grubundaki kadınların yüzde 40,23’ü yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altındadır ve diğer yaş gruplarına göre daha fazla etkilenmektedir.” tespiti yapıldı.
Türkiye’de her iki kişiden biri borçlu
Rapora göre her iki kişiden birinin borçlu olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye’deki gelir eşitsizliği, enflasyon, vergi oranlarındaki adaletsizlik ve ekonomik krizin
etkisiyle borçluluk durumu her geçen gün artmaktadır. Hem kredi kullanımında hem de kredi
kartı kullanımında son bir yılda ortaya çıkan artış, Türkiye’de her iki kişiden birini borçlu hale
getirmiştir. 2023 yılında, borç veya taksiti olmayanların oranı yüzde 50,4 olarak açıklandı. Bu,
nüfusun yarısının borçlu olduğunu göstermektedir.”